Haberler

Ben Moody’den Mesaj Var!

image

Benim adım Ben Moody, Evanescence’in kurucu ve eski üyesi.

Ne internet topluluklarında yer alan, ne mesaj panolarında dolaşıp eserlerimin incelemelerini okuyan, ne de YouTube videolarına yazılmış yorumları okuyan biriyimdir. Ancak, We Are The Fallen’ın çıkış single’ı “Bury Me Alive”ın videosunu bir arkadaşıma gösterirken, 4000’den fazla yorumun yazılmış olduğunu gözden kaçırmadım. Merak üstün geldi ve nasıl bir video aylar boyunca binlerce ayrı yorumun yapılmasına neden olabilir öğrenmek istedim.

İnternetteki isimsiz kullanıcıların fazla eleştirel ve gereksiz derecede kötücül fikirlerine itimat veren biri olmadım. Ne de bana yönlendirilmiş eleştiri ve kötülük tarafından duygusal olarak etkilenmedim. Hiç tanışmadığım insanların benim hakkımda ne dedikleri üzerinde kafa patlatmam. Ve HİÇBİR ZAMAN hayatım hakkındaki yanlış anlaşılmaları ve yanlış bilinenler hakkında cevap verme, savunma ya da o yanlışlıkları düzeltme eğiliminde bulunmadım. Ama, neden bilmem, sessizliğimi bozmak zorundaymış gibi hissediyorum. Bazılarınızın bunu intikam için mağrur bir deneme olduğunu düşünerek yanlış anlayacağından şüphem yok. Ama gerçek şu ki, tek umudum belki, benim için kimsenin anlamadığı kadar anlamlı olan bir şeyi huzura kavuşturmak.

Sadece yeni grubum We Are The Fallen’ın dünyanın her yerindeki Evanescence hayranları üzerinde bıraktığı etkiden değil, bir amansız bir ısrarla yanlış anlaşılmış bir şeyin böyle bölücü ve kötücül bir hale dönüşmesinden bunaldım ve artık gerçekten sessiz kalamam.

4100’den fazla yorum içinden 4000’i hep aynı ve tekrar edip duran yorumlardı: gülünç bir WATF/EV, Ben/Amy tartışması.

Yanlış bilgi ve inanışları düzeltmek istememin tek nedeni, bu kadar çok sayıdaki Evanescence hayranının bu olayı arkalarında bırakıp, asıl önemli olan konuya odaklanamamaları… Evanescence’in ayrılmasıyla alakalı olan iki insanın bunu yapmış olmasına rağmen.

WATF’nin görünüşü ve onunla alakalı olan yoğun hislerin dirilişi, beni bu olmaması gereken dram elden daha da fazla çıkmadan önce tüm yanlış bilgileri düzeltme hissiyle bıraktı. İronik olarak, bu kadar güçlü hisler beslemenizin nedeni olan tutku herhangi bir şey demememin anlamsız olmayacağına beni inandırıyor. Haydi bakalım…

Bu seferlik, olanların yumuşatılmış hâlini anlatmayacağım. Size 2003 Ekiminde tam olarak neler olduğunu anlatacağım. Ne dersem diyeyim bazılarınızın düşündüklerinizde direteceğinize şüphe yok. Bu sizin hakkınız… Ama bu olayla direk alakası olan birinin dedikleriyle ters düşmesine rağmen kendi versiyonunuzun doğru olduğuna inanmak büyük bir aptallık gerektirir.

Amy Lee ile arkadaşlığımız ve yaratıcı ilişkimizi ergenliğimizde başladı. Tanışmamız hayatımızın yolunu belirleyen ve kaderimiz olduğuna inandığımız yolu başlatan tek etkendi. Heyecanlıydı, tatmin ediciydi ve hayatımdaki en heveslendirici ilişkiydi. Beraber ilk kaydımızı yaptığımızda, hayatımın ne yapmak için olduğunu anlamıştım. Ve bir daha geriye bakmadım. Eksik parçamızı ve hayat boyu müzik ruh ikizim Davind Hodges’ı bulduktan kısa bir süre sonra. Dünyamızı birbirimiz ve grubumuz etrafında döndürdüğümüz yıllardı Evanescence’i yaratan. Beşinci yılımızda, sonunda uzun zamandır istediğimiz müziği kafalarımızdan kasede aktardık. Ve hayatımızdaki kimse bunu hayatlarımız yapmak istememizi sağlayan amansız isteği anlamasa da, hepimizden büyük olduğunu düşündüğümüz bu şeyi dünyaya getirme azminden sapmadık. Wind Up’la çalışmaya başlamamızı sağlayan CD’mizi yapmak için gerekli eşyaları almak için kredi kartlarımı sonuna kadar doldurdum. Faturaları ödeyemediğimde, David ve ben dairemizi kaybettik. Amy mezun olup rüyalarımızı takip edebilmek için taşınana kadar bir kamyonetin içindeki yatak dahil yatabileceğimiz her yerde yattık. Hiçbiri benim için önemli değildi. Her şeyimi verirdim. Sonunda kendimizi Los Angeles’ta, bir şirketle anlaşmış, “Fallen”ı yazarken bulduk. Üçümüz beraber yaşarken, her şeyi beraber yaparken. Birbirimizin sahip olduğu her şeydik. Ama hayatın acımasız bir gerçeği şu ki; 15 yaşındayken olduğun insan 18 yaşında olduğun insanla hiç benzemiyor, ya da 21 yaşında olduğun insanla… ve bugün de Evanescence ile beraber olduğum zamandaki halime hiç benzemiyorum. O insanı alt etmek için elimden gelen her şeyi yaptım. Bazen beraber büyürsünüz, bazen büyürken farklı yollara gidersiniz. Çok stresli bir durumda çok genç insanlardık… ve iki çok farklı insan oluyorduk. Arkadaşlığımızı düşmanlık, birbirine uymayan fikirler ve değişken bir ortam haline getiren içerlemelere ikimizin de katkısı olduğuna inanıyorum. “Fallen”ı desteklemek için tura çıkmamıza kadar, üzgünüm ki, bitmişti. Nerdeyse bana kardeş gibi olan David’le yollarımızı ayırmıştık. Böyle inanılmaz olayların içinde bu kadar genç biri olarak, sevmediğim bir insana dönüştüm. Ve bunu değiştirecek gücüm hiç yoktu. Amy’nin de geçmişe bakarken, bazı şeyleri daha farklı yapmak isteyeceğine inanmak istiyorum. İronik olarak, bizi böyle aşırı muhalefete düşüren şey ikimizin de Evanescence’e karşı hissettiği mutlak bağlılıktı. Bizi savaşa götüren gurur ve gençlikle karışık birbirine karşıt arzularımız ve kişiliklerimiz vardı. (Benim için aynı zamanda büyük bir özgüven eksikliği ve yönünü kaybetmişlik hissi vardı.) Bu kadar değer verdiğimiz şeyi zehirlediğimiz gerçeğine tamamen kördük. Çok korkunç bir insandım ve Amy de aynı şekilde tepki verdi. 22 Ekim 2003 gecesinde bir dönüm noktasına geldik. Kızgınlık ve ümitsizlik patlaması içinde Evanescence’i kendim için bitirmiştim. O zamanda, artık başka bir kaydı beraber yapabilmemizin imkânı yoktu. Turun devamında beraber kalamamamız nerdeyse kaçınılmazdı. İkimiz de geri çekilme niyetinde değildik. Hissettiğim her şey kendini öfke olarak gösterdi. Ne hale geldiğimizden ötürü çökmüştüm. Tüm varlığımı temellendirdiğim şey, gerçek olmuş ulaşılmaz rüyâm… bir kâbus olmuştu. Ve durduramayacak kadar güçsüzdüm. Evanescence için o kadar tutkulu ve gelecek için birbirine karşıt isteklerimizde o kadar kararlıydık ki bir zamanlar en iyi arkadaşım olan kişiyle düşman olmuştuk.

O gecenin sonunda, sadece kendimize değil etrafımızdaki herkese neler yaptığımızı gördüm. Pis dövüşmüştük ve Evanescence bedelini ödemişti. Uyuyamadım. Eğer birimiz gitmeseydi, dünyaya kendimden büyük bir şey bırakmak için olan tek şansım kaybolacaktı. Kibir, kırgınlık ve cehaletten daha önce Amy’i gitmesi için iknâ etmeye çalışmıştım. Onsuz daha iyi olacağımızı ve Evanescence’nin ona ihtiyacı olmadığına iknâ etmeye. Acıyordum ve onun da benim gibi acımasını istemiştim. Amy, eğer bunu okuyorsan… umarım buna asla gerçekten inanmadığımı biliyorsundur. Asla başkasının sahneye çıkıp senin sözlerini söylemesine izin vermezdim. Bunu deneyecek kadar aptal olsaydım bile, asla gerçek arzumu gerçekleştirmemi… Evanescence’in devam etmesini sağlamazdı. Şaka gibi olurdu. O akşam, mutlak bir utanç ve hezimet içinde otobüste otururken gerçekten kaçmamın bir yolu yoktu. Ya ben giderdim, ya da Evanescence ölürdü. Asla tarif edemeyeceğim bir şekilde beni kırmıştı bu. Tüm varlığım, kendime verebileceğim tüm değer, kimliğim bu müzik, bu gruptu. Eğer hayatım bir anlama gelecektiyse, Evanescence’in bir anlama gelmesi gerekiyordu.

Nedense, ayrılmamın grubun isteklerine aykırı bir “ihanet” ve “terk ediş” olduğu fikri çok yaygın. Bunun nerden geldiği hakkında hiçbir fikrim yok. 22 Ekim gecesi, Amy isteklerini düzgün bir şekilde bana bu mesajı göndererek dile getirmişti: “Bir uçağa bin ve bir daha dönme.”

Bu sözleri duyduğumda, bir zamanlar en iyi arkadaşım olan kişinin benim hakkımda böyle hissetmesine yol açacak bir insana dönüşmeme izin verdiğim gerçeğini gördüm. Bu kadar çok kişinin benim ayrılmamı büyük bir düşmanlık ve lekeleme hareketi olarak görmesi çok üzücü. Hepiniz için işte size çoğunuzun gözünden kaçmış birkaç büyük gerçek…
Evanescence devam edebilsin diye ayrıldım.
Neyden ayrımıştım?
Önemi neydi?
Hayatımı üzerine kurduğum her şey. Rüyalarım. Geleceğim. Bu hayatta en çok sevdiğim müzik. Sanki kimse artık hayatımın bir amacı veya plânı olmadığını fark etmemişti bile. Ayrılmak, kazanmış bir loto biletini geri çevirmek gibiydi. Hayatta bir kez bile olması inanılmaz, büyük bir rüya. Milyonlarca dolar. Yıllar boyu güvence. Ve işimin, inancımın ve kendimi adamışlığımın hediyesini gerçekten görebileceğim tek şansım. Kimliğim. Tarihte bu rüyaya ulaşabilmiş insanların yüzde birinden azının yapmak zorunda kalacağı bir fedakârlık. O uçağa binmek, uçaktan indiğimde hayatımda üzerinde çalıştığım her şeyin gitmesi demekti. Öyle bir zirveye tekrar yükseleceğimi düşündüren bir umut veya yanılgı da yoktu. Bir anlığına öyle bir durumda olmayı hayal etmeyi deneyin. Bir insanın hayatı boyunca böyle bir kararla karşı karşıya kalması inanılmaz derecede nadirdik. Ve bunların üstüne, bir çocuktum sadece.
Sadece Amy’ye istediğini ve Evanescence’e ihtiyaç duyduğunu vermedim; bunların Evanescence’in uluslar arası yükselmesi yolunda olabildiğince az etki yaratması için elimden gelen her şeyi yaptım. Sessizce ve güzel güzel gittim. Evanescence tek bir konser kaçırmadı. Haklar ve sahiplik üzerine hiçbir tartışma olmadı. Çok değerli bir marka olan Evanescence’in her şeyinin %50’sine sahiptim. Hepsini Amy’e karşılığında bir şey istemeden verdim. Sadece temiz bir ayrılık. Kırgınlık, benim hakkımda iftira niteliğinde ve bazen tamamen yanlış olan şeylerin basına yansımasına neden olunca… hiçbir şey demedim. Müzik aracılığıyla aramızda büyük bir bağ olan hayranlar taraf seçmenin gerekli olduğuna karar verdiğinde ve benim hakkımda bunaltıcı bir nefret ters tepkisi olduğunda… hiçbir şey demedim. Yedi yıldır, Evanescence’e drama yaşatmamak için elimden gelen her şeyi yaptım. Kimse, KİMSE, bundan daha iyi ve temiz bir ayrılık yaşatamazdı.
Hayatımı ve kariyerimi yıllar boyu uzun çalışmalarla yeniden inşa ettikten, müzik ufkumu genişlettikten ve akıl karışıklığı ve depresyon dolu uzun karanlık zamanlardan sonra… hayatımı yeni bir yola koydum. Kariyerim ve kişisel ilişkilerim açısından memnunum. Hayatımdan eksik olan tek şey en çok sevdiğim müziği canlı çalmanın doyumu… sevdiğim ve beni de seven insanlarla. Bu zaman içinde Evanescence orijinal sesinden çok gelişti… ve daha da fazla gelişmek istedikleri ve gelişecekleri de açık. Amy çok artistik ve kutunun dışında düşünme ve beklentileri aşma konusunda hiçbir sorunu olmadı. Bu yüzden arkadaşları aradım. Dedim ki, “Boş verin. Neden kendimizi en iyi yaptığımız şeyi yapma deneyiminden yoksun bırakalım?”. Uzun bir arayıştan sonra aradığımızı bulduğumuz için çok şanslıyız. Evanescence hayranlarının çoğunun inandığına karşı olarak… aradığımız bir Amy Lee benzeri DEĞİLDİ. Ne de Amy Lee’nin giysilerini giyecek biriydi, ya da Amy Lee gibi şarkı söyleyecek biriydi. Sizi üzmek istemem ama, bu beraber müzik yapmayı seven beş kişiyle ilgili. “Tear the World Down”, “Fallen”a çok benzer bir stile mi sahip? Tabii ki. Daha farklı bir şey yapmamı duymak ister misiniz? Daughtry kayıtlarının ikisinde de yazdığım şarkılara ne dersiniz? Ya da Kelly Clarkson? Ya da Avril Lavigne? Celine Dion? Halestorm? Hana Pestle? COUNTRY müziklerim bile var. Solo albümüm Evanescence’ten çok uzak mesela – ki bu yüzden heralde sadece 12 kişide var. J Evanescence müziğini bu dünyada bir iz bırakmak için yaptım. Diğer yaptığım her şeyi, kendim için yaptım. WATF’ta çalmayı seviyorum. Dün okuduğum binlerce yorumdan çoğunda hep aynı şeyler yazıyordu: “Amy Lee’yi kopyalıyor. Evanescence olmaya çalışıyor. Evanescence’in bir kopyası. Kendi sesinizi bulun. Amy gibi şarkı söylemeye çalışıyor. Evanescence’te olmayı çok isterdi.” İşin doğrusu, Evanescence’in gitaristi olmak istemiyorum. Evanescence’in gitaristiydim ben zaten!Eğer stilim çağrışım yapıyorsa,bu aynı lanet kişi tarafından yazılıp çalındığı içindir.Bu bir roket bilimi değil..Sade ve basit.Rocky,John ve benim birlikte çalmamız başka anlama gelmez.Kendimi dolap çevirmekle suçlamak sadece gülünç.Eğer gerçekleri saniyenin yarısında göz önüne alırsan..Eğer Ev ile yarışmaya niyetlenseydim bunu yapmış olurdum oh…. Yaklaşık yedi lanet sene boyunca.Ve o benim delillerle çürütmemi gerektiren Evanescence ile bir şekilde savaş başlatmaya çalışmam küstahlığı olurdu.

Eğer gerçekten inanırsanız,önceden olduğum insanı  telafi etmek için yaptığım  bencil olmayan fedakarlıktan sonra,ve bitmeyen sözlü eleştirilerle geçen yıllardan sonra hâlâ BUGÜNE kadar kendimi bir şeye karşı savunmadım.;ve ondan sonra başka bir buçuk yıl ve oldukça büyük bir  finansal  yatırımı bu grubu kurmak sadece bütün huzur içinde gitmek için yaptıklarımdan sonra  Amy Lee ile kendim arasındaki hayali kan davasını yeniden ateşlemek için  harcadım.Eğer GERÇEKTEN bunun akla yatkın olduğuna inanıyorsanız;kalbolmuşsunuzdur.Ve yanılmışsınızdır.
Evanescence’ın elde ettiği başarının her bir parçası,benim içinde başarıdır.Sattıkları her cd(benim katkılarımla yada benim katkılarım olmadan),tasfiye edildikleri her  mekan,hayatımda yaptığım tek muhteşem şeyi  güçlendiriyor.Temin ederimki  fedakarlığım boşu boşuna değildi.Hayatımda hiçbir şeyi Evanescence’ın onlarca yıllık başarısı ve bizim müziğimizle bağlantılı milyonlarca insanla irtibatından daha çok istemedim.Birinin bunun tersini düşünmesi açıkça çok saçma olurdu.
Her  zaman yürüyüp gitmem için güç veren,hayatımın işini tutkuyla destekleyen insanlar beni hain yapmakta çok hızlıydılar ve bu hayatımdaki en büyük hayal kırıklığı ve acı olmuştur.Ve sizin çok aziz olarak kabul ettiğiniz Amy Lee bile,BİR ÇOK DURUMDA SİZE ayrılışımdan sonra  grupta bundan daha çok mutlu olmadığını SÖYLEDİ…siz onu kurban yaptınız.O hayatının sonuna kadar Evanescence’ın yaratıcı yönetiminin deneysel kontrolüne şartsız sahip olacak.Ben tam olarak herşeyi bir şey için bile kayga etmeden devrettim.Ama yedi yıl boyunca tek duyduğum”‘Ben Moddy ayrıldığı için pisliğin tekidir.Ben Moddy bir dallamadır.Ben Amy’i  cehenneme sürükledi ve onu aldattı.”Dürüstlükle düşündüm er geç hepiniz ilerlediniz,ama WATF görünür bir şekilde dürtüldü ve yükseldi.Bazılarınız hâlâ ihtilafa devam etmesine rağmen,ve bunu yalanlamasına…durumun mutlak ve %100 kaçınılmaz HAKİKAT ‘i sizin hâlâ YALNIZCA Evanescence’a sahipsiniz çünkü ben ayrılmaya niyetliydim.Ve büyük bir bölümünüz bu palavraya pozitif ve harika şeyler yapmak için ısrar ettiğiniz sürece sessizce oturmayı reddediyorum.Evanescence ondan büyüktür.Amy Lee den büyüktür.Ben Moddy den büyüktür.O hâlâ özel olan birşeydir.Bir çoğunuz meydanda olmayan bir kavga için mücadele ediyor gibi görünüyorsunuz.Amy Mutlu!Ben Mutluyum!Neden bir çoğunuz bunun doğruluğunu kabul etmek istemiyorsunuz?
Yaptıklarım için bir şükran yada aslında hiçbir temeli olmayan bir gücenme için bir özür mü bekliyorum?
Hayır.
Bunu hak ettim mi?
Kesinlikle.
Bu yüzden burayı  geçiyorum.
Bunları açığa vurduğum için memnunsunuz,sizle müzik sayesinde hissettiğim bağ ölmeyebilir.Her gece sahnede durup bu şarkıları çalmak ve bir çok insanın aynı deneyimleri yaşadığını görmek hayatımda bildiğim en eğlenceli şeydi.Terkettiğimde,En büyük parçam öldü.O insanlar bunu görmedi ve her gece beni terkettiler,ve bu hayatımda katlanmak zorunda kaldığım en büyük kalp acısıydı.Olanları telafi etmenin hiçbir yolu yoktu.Her şey bitmişti.
Evanescence hiçbir şekilde WATF tarafından tehdit edilmekte yada ilgilenilmekte değildir,ve WATF da tehdit etmekte değildir.Yaklaşık  10 yıl sonra EV ile karşılaştırıldığında küçücük bir ölçek olan sevdiğim müziği yaptığım grup sadece mutlu olmaktır… ve sormak için oldukça önemsizdir.Hiç biriniz gerçekten benim Evanescence’dan övgü çalmaya çalıştığımı yada Amy Lee’yi bir çok saçma sidik yarışında yeneceğimi düşündünüz mü?Bunu sadece düşünmek bile saçmalıktır.Onu sevmiyor musunuz?Peki.Sizce WATF dinlemek veya WATF ile eğlenmek veya basitçe onu bırakmak Ev’a olan sadakatinize ihanet mi?Bu sizin düşünceniz ve  siz hakkınız var.Ama ne WATF nede Ev size katılıyor.Bunun zihninizde bir yer edinmesi gerek.Ben sadece çalmak istiyorum.Benim yaptığım müzik böyle.Ve uzun zamandan sonra ilk defa,mutluyum.Sadece kendinizi bu kadar boşa harcanmış zaman ve herşeyi yıkmak için harcadığınız enerjiden kurtarmanızı diliyorum.Umursamıyoruz.Ve iyi şeyler öne sürmenizi sağlayacak şey bu enerji ve tutkudur.
Evanescence’ı seviyorum.Eğer evrende geri dönmemi ve bazı şeyleri farklı yapmamı sağlayacak yollar olsaydı…Bunun için her ücreti öderdim.Ama hiçbir zaman herkes için doğru olanı yaptığımdaki kararımda ve inancımda bu kadar kararlı olmadım.Bana katılmak yada inanmak zorunda değilsiniz,ama herkesin hatrı için umutla en azından bazılarınız Amy ve beni anlamaya çalışın..ve sadece devam edin.
Amy Lee ve Evanescence için hayat boyunca mutluluk ve başarı diliyorum.Ve umarım hepiniz  Evanescence ile akrabalığı olan örnek kimseleri bulmaya devam edeceksiniz,ve diğer Evanescence fanlarınıda.

Ve Hey…Eğer ikimizin arasında olan bu hayali yarışmaya son vermeye gönüllü ve yapabilecek biri varsa ..Kim bilir?Sadece ikisinden de eğlenebilirsiniz.
Ben kesinlikle eğleneceğim.
Samimiyetle
Efanar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir